Aracın içine geçtiğinizde dış dünya ile bağlantınızı tamamen kesebilirsiniz. Son zamanlarda kendimi hiçbir yerde Volvo XC90 sürücü koltuğunda olduğum kadar huzurlu hissetmemiştim. Şehrin içinde şehirden uzaklaşma terapisi gibi. Yalıtım o kadar iyi ki camlarınızı açmadığınız sürece dışarıda ne olup bittiğini anlamanız mümkün değil.
Hafızalı ve bol ayarlı ön koltukların hem ısıtması var hem de soğutması. Arka koltuklarda ise sadece ısıtma özelliği var. Elinizi attığınız her yerden gözünüzle gördüğünüz her detaydan saf kalite akıyor. Kristal kaplama çalıştırma tuşu, sürüş modu tuşu, vites topuzu harika hissettiriyor. Ayrıca iç döşeme ile aynı gelen anahtar çok kaliteli ve özel hissettiriyor.
Direksiyon simidi hem görüntü olarak hem de his olarak çok fazla zengin hissettiriyor. Aracın içerisindeki kalite algısı olabildiğince yüksek tutulmuş. Eşya gözleri her koşul için yeterli. Torpido ise konsolda yer alan bir tuş ile açılıyor.
Ekranın kullanımı zor ve menüleri karışık gibi görünüyor fakat ortalama 1 gün içerisinde her şeyini çözerek istediğinize rahat bir şekilde ulaşabiliyor oluyorsunuz. Aracın sürüş özelliklerine geçmeden birkaç detaydan daha bahsedeyim. Arka taraftaki yaşam alanının genişliğini bırakın üçüncü sırada açılan 2 koltukta dahi yetişkinler rahat bir şekilde yolculuk yapabiliyor. En arka sıranın dahi havalandırma kanalları, bardaklıkları ve eşya gözleri bulunuyor. Bagajı ise 3.sıra koltuklar açıkken ortalama bir otomobil ile aynı. 310 litre, ikinci sıra koltukları kapatırsanız ise 705 litre. Bu, en büyük rakibi X5’in 650 litrelik bagajından biraz daha geniş. Oldu da aracı kamyonet yapmak isterseniz de arka sıra koltukları katlayarak 1947 litrelik bir bagaj hacmi seviyesine ulaşıyorsunuz. Gerçekten devasa. Bagaj kapağı ayağınızı tamponun altına gösterdiğinizde açılıyor. Ayrıca bagajda yer alan 2 tuş sayesinde bagaj açıkken aracı alçaltıp yükseltebiliyorsunuz.
İçeride en çok dikkat çeken ortadaki koca ekrandan ziyade size konser salonu ambiyansı sunan Bowers & Wilkins ses sistemi. Yüksek kaliteli bir ses sisteminden müzik dinlerken sesi fazlaca açma ihtiyacı duymuyorsunuz dahi. O kadar pürüzsüz bir ses deneyimi yaşatıyor ki otomobilden inesiniz gelmiyor. Tabii her güzel şeyin bir karşılığı var. Bu ses sistemi paketini almak isterseniz banka hesabınızdan yaklaşık 27.000 TL civarı bir para çıkması gerekiyor. Kullandığımız aracın donanım paketi en doluya yakın seviyede, tek eksiğiyse koltuklarda masaj fonksiyonu. Panoramik cam tavanın perdesini gece sürüşlerinde açtığınızda içerisi yürüyen otel odası oluyor adeta.
Aracın sensörleri çok iyi çalışmakla birlikte ortadaki ekrandan aracın kuş bakışı görünüşü 15 km hıza kadar size gösterilebiliyor. Park manevralarında veya dar sokak dönüşlerinde işinize fazlasıyla yarıyor. Nasıl çalıştığını ise merak edenlere anlatabileceğim tek cümle; aracın 4 tarafındaki kamerası sanal bir kuş bakışı görüntüsü oluşturuyor. Ayrıca araçta yer alan bütün kameraların görüntü kalitesi çok iyi. Hareket halindeyken isterseniz ön veya arka kamerayı da çalıştırabiliyorsunuz.
Inscription donanım paketi bulunan test otomobilimizin koltuk kafalıklarında ve marşpiyel üstlerinde Inscription yazısı yer alıyor. Bu da lüks hissiyatını arttıran bir özellik. XC90’ın kabininden saf kalite akıyor. Malzeme ve işçilik kalitesi rakiplerinin önünde olan iç mekan hacim olarak da bekleneni veriyor.