Eğer Tesla’yı takip ediyorsanız Model 3 ve diğer modellerin performanslarının nasıl olduğunu, Youtube’daki videolarda drag konusunda neredeyse rakipsiz olduklarını görmüşsünüzdür. E hal böyle olunca insan ister istemez heyecanlanıyor direksiyonuna geçmek için.
Önce biraz teknik detaylardan bahsetmek yerinde olacak sanırım. Burada kullanacağım Long Range AWD modeli adından da anlaşılacağı üzere otomobilin en uzun menzil sunan versiyonu. 75 kWh kapasiteli batarya sayesinde otomobil WLTP standartlarına göre 518 km menzil sunuyor. Diğer modellerse Standart Plus ve Performance olarak geçiyor.
Sadece dört tekerlekten çekişli olarak alınabilen bu versiyon 346 bg güç ve 510 nm tork üretiyor. 0-100 km/s 4.4 saniye sürerken gerçek hayatta bu çok daha hızlı hissettiriyor. 1847 kg ağırlığındaki otomobil maksimum olarak 233 km/s hıza çıkabiliyor. Bu, Model 3’nin en hızlı ve o videolarda birçok süper spor modelin başını ağrıtan versiyonu değil, o Performance olarak adlandırılıyor.
Otomobilin diğer birçok özelliği gibi çalıştırma işlemi de alışılmışın dışında bir şekilde gerçekleşiyor çünkü aracın anahtarı yok. Elinizdeki kartı koltukların arasında yer alan bölmeye oturtuyorsunuz ve otomobil harekete hazır hale geliyor. Tabii ki tüm elektrikli araçlar gibi Tesla’da da tek ileri oranlı şanzıman yer alıyor, dolayısıyla vites değiştirme kesintisi hissetmiyorsunuz, bu da hem konforu hem de performansı etkiliyor.
Model 3 sakin şekilde ilk hareketi sağlıyor. Bu esnadaki gaza tepkisi hassas ayarlanmış, anlık güç aktarımına rağmen rahatsız edici bir şey hissedilmiyor. Tam gaz verip o akıl almaz performansı hissetmek istediğinizde araç ilk olarak biraz düşünüyor. ‘Comfort modunda olmamın bunda payı büyük tabi’ diye düşünürken ortaya çıkan performans ‘orantısız’ hissettiriyor. Arka koltukta oturan yolcunun kafasının arka cama vurması olauın ne denli şiddetli yaşandığını anlatıyordur diye düşünüyorum. Gerçekten de vites düşürme olmadığı için herhangi bir gecikme de olmayan hızlanma dört çekerin sunduğu çekişle birleşince zamanda yolculuk yapıyor gibi hissediyorsunuz. Bu hızlanmanın benzerini Lamborghini Aventador’da ve Ferrari F12’de hissetmiştim. Böylesine bir hızlanma uygun fiyatlı bir şekilde insanlara sunulmalı mı diye düşünmeden edemiyorum. Neticede bu performansı sunan başka markalar da var elbet ama fiyat/performans kriterine baktığınızda zaten oldukça az kişinin alabildiği otomobiller olduğunu görüyorsunuz. Tesla Model 3 ise Long Range AWD modelini Avrupa’da 58.000 Euro’dan başlayan fiyatlarla satılıyor; bu oldukça düşük bir fiyat...
Sürüşe dönecek olursak, otomobilin sürüş karakteri biraz sert ayarlanmış. Performansı düşündüğünüzde bunun nedenini anlamak zor değil ama kaç kişinin böyle bir ihtiyacı var acaba? Süspansiyon sert evet ama darbe emişi başarılı olduğu için bunun biraz önüne geçilebilmiş, zemin üzerindeki tümsek ve çukular başarılı şekilde emiliyor. Ancak rakip olduğu sınıftaki sedanları, mesela BMW 3 Serisi veya Mercedes C Sınıfı gibi düşündüğünüzde çok da etkileyici olmadığını görüyorsunuz. Direksiyon otomobilin en zayıf noktası; hiçbir modda o beklenen geri bildirimi vermiyor, tepkileri de hassas değil. Ağırlığı ise beklenmedik şekilde sert ki bu iyi bir şey.
Fren performansıysa dikkat çekici. Genelde elektrikli otomobillerde frenler, geri kazanım sisteminden dolayı tepkisiz ve dozaj ayarlaması zor olur ama Model 3’de böyle değil.
Menzil tam oldu batarya ile 385 km olarak görünüyor. Tabii bu benden önceki kullanıcıların kullanımlarıyla ölçülen bir değer. Test sürüşünde yakaladığım 21kWh/100 km fabrika verilerine göre biraz yukarıda (18kWh/100 km) ama performansa göre bu çok normalken sürüş sonunda menzil (yani bilgisayarın benim sürüş stilime göre ölçtüğü değer) 410 km olarak görünüyor. Fabrika verilerinin altında olsa da oldukça etkileyici olduğunu söyleyebiliriz. Bu arada günlük olarak birebir aynı modeli kullanan çok yakın bir arkadaşımda menzil 355 km olarak görünüyor... ,
Şarj konusu Tesla için bir sıkıntı değil, zira eğer Supercharger (DC) istasyonu bulabilirseniz otomobili sadece 15 dakikada 290 km yol alacak kadar şarj edebilirsiniz. Standart AC (240 V, 48A) ile şarj ettiğinizdeyse 1 saatte 71 km menzil elde ediyorsunuz. Bu da yaklaşık 8-9 saat arasında bataryanızı doldurabileceğiniz anlamına geliyor...
Konfor konusunun üzerinde biraz daha durulmasında yarar görüyorum. Zira otomobil sessiz bir yapıda olsa da bu sessizlik kullanıcıların bazı ‘seslerden’ rahatsız olmalarına neden oluyor. Kabinden bitmek bilmeyen titreşim sesleri geliyor; oradan, buradan, her yerden... Buna yüksek hızlarda rahatsız edici rüzgâr sesi ve lastik sesi de eklenince konfor sekteye uğramaya başlıyor.
Yine de Model 3 çılgınca performansıyla bunları görmezden gelmenizi sağlıyor. Normal bir içten yanmalı otomobil bu performansı verse geri kalan hiçbirşeyi görmezden gelebiliriz ancak ortada elektrikli bir otomobil varsa iş değişiyor. Çünkü herşeyin bu kadar ‘iyi’ olması, bugüne kadar otomobilden aldığımız keyifi sorgulamanıza neden oluyor. Performans böyle ortaya atılabiliyorsa vites değişimi, ses, gürültü, duman, egzozlar, koku neden gerekli?
Sorunun cevabı ‘Sonuç’ kısmında.