BMW 320i First Edition M Sport İlk Sürüş

Yeni G20 BMW 320i’yi kullandık.

Herhalde BMW’nin en çok merak edilen modeli olan yeni 320i’yi, sonunda kullanma şansımız oldu. Hemen söyleyelim, G20 olarak adlandırılan otomobil F30’a göre çok daha konforlu yapısıyla dikkat çekiyor.

Bunu birazdan daha detaylı şekilde anlatacağız, şimdi G20’de neler değiştiğine göz atalım. Her jenerasyonda biraz daha büyüyen 3 Serisi bu geleneğini G20’de de bozmadı. Eski gövdeye göre tam 76 mm uzun olan otomobil, 16 mm geniş ve 1 mm yüksek bir yapıda. Ama bunların yanında en önemlisi aks aralığının 41 mm artarak 2851 mm’ye yükselmesi elbet.

Artan boyutlar otomobile bakınca hemen fark edebiliyorsunuz. Yeni 3 Serisi neredeyse 5 Serisi kadar büyük görünüyor. Olabildiğince geride konumlandırılan kabin ön kısımda motor kaputunun daha da uzamasını sağlarken arka taraf da bir o kadar kısa tutulmuş. Bu 3 Serisi’ne çok dinamik bir duruş kazandırıyor, bunu söylemek gerek. Zaten otomobilin her noktasında bu dinamizmi yakalayabiliyorsunuz; arka LED farların tasarımında, motor kaputu çizgilerinde veya ekstra öne çıkartılmış Hofmeister Kink’te...

Ancak değişen bir nokta var ki 3 Serisi’nde, bu bize göre şu ana kadar anlatılanların hepsinden daha önemli. Otomobilin gövde ağırlığı eski modele göre tam 55 kg hafifledi. Yani boyutlar arttı ama ağırlık azaldı. Nasıl mı? 5 ve 7 Serisi’nde yer alan CLAR platformu bunda çok etkili ama motor kaputunda ve ön çamurluklarda kullanılan alüminyum parçaları da unutmamak gerek. Tabii hafifletilen gövde daha iyi bir performans ve daha az tüketim anlamına geliyor.

Lafı çok uzatmadan 320i’nin sürüşüne geçiyoruz. Bir önceki jenerasyon gibi yeni 320i de 1.6 litrelik, turbo destekli 170 bg güç üreten benzinli motorla geliyor. 520i'de de kullanılan ve 250 Nm tork üreten bu ünite BMW üretimi ve 530i, 330i gibi modellerde kullanılan 2.0 litrelik ünitenin küçültülmüş hali. Tork ve güç değerlerinde bir değişim olmasa da ağırlık azaldığı için performans artmış: 0-100 km/s hızlanma 7.7 saniye veriliyor, maksimum hızsa 232 km/s.

320i’nin sürüş pozisyonu her zamanki gibi oldukça başarılı şekilde ele alınmış. Olabildiğince alçak ve direksiyonun geniş ayarı sayesinde istediğiniz konumda ayarlamak mümkün. Ancak sürüş pozisyonu, kapılardaki cam seviyesi beklediğinizden daha aşağıda olduğu için (omuz hizasının epey altında) biraz tuhaf hissettiriyor. Sanki yüksekte oturuyor gibi hissediyorsunuz ama diğer otomobilleri görünce böyle olmadığını anlıyorsunuz. Buna biraz alışmak gerek...

Kabin çok kaliteli ve üst sınıf görünüyor. BMW, bu konuda eski modelin bir hayli üzerine çıkmış diyebiliriz. F30’da eleştirilen plastik düğmeler, basit görünen göstergeler ve orta konsol bolca malzemeyle bezenmiş, dijital göstergeler 5 Serisi’nden geri kalmıyor.

Eski model gibi Eco Pro modunda çalışan otomobilin motoru güçlü olduğunu çok hissettirmiyor. Hatta bize sanki F30’un 1.6 motoru biraz daha istekliydi gibi geldi. G20’de biraz gecikme var, bunu özellikle ilk gaza bastığınızda hissediyorsunuz. Üstelik bu sadece Eco Pro’da değil (ekonomi modunda olması zaten normal) diğer Comfort ve Sport modlarında da hissediliyor. Ancak harekete geçtikten sonra performans yüzünüzü güldürüyor.

Yeni 3 Serisi’nin en çok dikkat çeken özelliği sessizliği oluyor. Bunun nedeni Türkiye’ye gelen tüm modellerde standart donanımda yer alan lamine camlar. Çift katmanlı camlar sayesinde ne motor sesi, ne yol ne de rüzgar sesi kullanıcıları rahatsız etmiyor. İzolasyon konusu F30’un zayıf yönlerinden biriydi ama G20’deki bu çözüm sessizlik konusunu 5 Serisi seviyesine taşımış, hatta daha bile iyi olmuş diyebiliriz.

Tabii izolasyon bu denli iyi olunca motor sesini de çok duyamıyorsunuz ve yeni 320i sessiz bir performans sunarak aslında her konuda çok iddialı olduğunu gösteriyor. 8 ileri tork konvertörlü şanzıman da daha yumuşak ve hızlı vites geçişlerine imza atarken performansa katkıda bulunuyor.

Sürüş kalitesi son derece başarılı. Bozuk zeminlerde amortisörlerin darbe emişleri rakiplerinin hemen hemen hepsinden daha iyiyken süspansiyon sertliğinin yumuşadığını hemen anlıyorsunuz. Yeni 320i viraja girmek için hazırlık yaparken eski modele göre daha çok dalma hareketi yapıyor ve viraj içinde daha fazla yatıyor. Otomobilin içinde bunu çok hissetmiyorsunuz ama dikkat ettiğinizde deneyimlemek mümkün. Ancak bu yumuşaklığın yanında (nedeni muhtemelen lift-related amortisör tasarımı; bu sistem hidrolik bump-stop’lara sahipken bu sayede daha kısa bir yay düzeneği kullanılmasına olanak veriyor. Böylece yayların hareketi sürekli bir şekilde kontrol altında tutulurken amortisörün verdiği tepki yayların hareketine göre ayarlanıyor ve titreşimler veya tümsek ve çukur gibi pürüzlerden geçerken ortaya çıkan darbeler olabilecek en iyi şekilde absorbe edilebiliyor) diferansiyele yapılan güncellemeler otomobilin özellikle viraj çıkışlarındaki tutunmasını arttırmış. Hatta eski modele göre çok daha kararlı tutunan, siz isteseniz bile çizgisini bozmayan bir 3 Serisi bizleri bekliyor. Tutunmadaki bir diğer fark yaratan noktaysa yeni gövdenin eskisine göre %25 daha rijit olması...

Yeni 320i ile kısa bir sürüş gerçekleştirdik. Bizleri en çok etkileyen noktası fazlasıyla konforlu olmasının yanında performanstan da ödün vermemesi oldu. Bunun yanında kaliteli kabini ve başarılı bağlantı teknolojileri de otomobilin diğer güçlü yönleri.

Yeni 320i’nin daha detaylı sürüşünü otomobili teste aldığımızda Test Sürüşü başlığımızda sizlerle paylaşacağız...