Dodge Challenger 360 R/T (1971)

  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 1
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 2
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 3
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 4
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 5
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 6
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 7
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 8
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 9
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 10
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 11
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 12
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 13
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 14
  • Dodge Challenger 360 R/T (1971) - 15
Teknik Özellikler
-
4630 adet
Motor:
360 cid. V8, 16v, 300 bg (yaklaşık), 450 Nm (Yaklaşık)
Performans:
7.0 sn 0-100 km/s hızlanma, 15.0 sn 0-400 metre hızlanma, 200 km/s maksimum hız
Şanzıman:
4 ileri otomatik, arkadan çekiş
Boş Ağırlık:
1700 kg

En çok merak ettiğim nokta nasıl bir sürüşe sahip olduğuydu. Kısaca özetlemek gerekirse sakin bir karakteri var Challenger’ın. Şanzımanın vites geçişleri oldukça yumuşak ve kabine pek yansımıyor. Sadece değişen motor sesinden viteslerin geçtiğini anlıyorsunuz. Direksiyon beklediğimden çok çok çok daha hafif, adeta tüy gibi.

Performans aslında beklediğim kadar yüksek değil ama bu çok da büyük bir sorun teşkil etmiyor, yanlış anlamayın gaza dibin kadar bastığınızda hemen 100 km/s’ye çıkıyorsunuz ama o okuduğum agresif, yerinde duramayan, sağa- sola savrulan Challenger’dan eser yok. Bu ilk kalkışta bıraktığı izlenime zıt olarak bayağı stabil bir otomobil. Lastikler boşa dönmüyorlar kuru zeminde.

40 yaşında olmasına rağmen süspansiyonları ve tüm gövdesi tamamen elden geçirildiği için oldukça rijit. Çukurlardan geçtiğinizde kabinin çeşitli yerlerinden küçük sesler geliyor ama bu düşündüğünüzden çok ama çok daha az.

Süspansiyon sistemi bir Amerikan otomobilinden beklediğiniz gibi yumuşak. Bu öyle iyi ayarlanmış bir yumuşaklık ki hem çok konforlu hem de yeterli yol tutuş sağlıyor. Bozuk zeminli yollarda süspansiyonların çalıştığını hissediyorsunuz ama gövde boş yere sallanmıyor. Gövde salınımı tabii fazlasıyla var Challanger’da. Direksiyonun turu fazla olsa da yumuşak karakteri otomobilin kullanımını kolaylaştırıyor. İlk çeyrek turu biraz tepkisiz olan direksiyondaki turunuz arttıkça tepki de artıyor. Geniş ön lastiklere rağmen sürücüye ilettiği veriler yeterli.

Ön taraftaki görüş çok iyi çünkü A sütunları çok ince ama yan aynalar küçük olduğu için şerit değiştirirken, bir yere saparken etrafınıza iyice bakmalısınız. Hee, bir de etraftaki otomobillere ekstra dikkat edin çünkü herkes dumur bakışlarla Challenger’a baktığı için dikkatleri bozuluyor ve üzerinize geldiklerini fark etmiyorlar.

Kokpit alıştığımız otomobillere göre çok yüksek tasarlanmış, gösterge tablosunda hız devir, hararet, yağ, benzin göstergeleri varken ikinci büyük gösterge analog saat için ayrılmış. Koltuklar ST’den indikten sonra tamamen düz hissettiriyor, dolayısıyla dönerken otomobilin içinde sağa- sola hareket ediyorsunuz. Ama bunların hiçbiri gözünüze batmıyor çünkü o kadar güzel bir ses ve şasi varki altınızda yüzünüz sürekli gülüyor.

360 cid’lik motor devir almayı seven, devir alınca Challenger’ın o iri gövdesini kolayca harekete geçiren canlı bir motor. Düşük devirlerdeki hava emiş sesini duymalısınız, sanki otomobil altınızda nefes alıyor gibi. Yüksek devirlerde bu hava emiş sesi bloğun o uğultulu patlama seslerine bırakıyor yerini. Bu muhteşem bir deneyim, Challenger’ın direksiyonunda olup bu titreşimleri hissetmek... Tarif edilmez bir duygu...

Yazıyı değerlendir

Yorumlar

Facebook