Birinci jenerasyon Impreza, o kadar alışılmış bir tasarıma sahipti ve bu tasarım o kadar kült bir hale gelmişti ki, artık onunla özdeşleşen, karakteristik parçaların diğer modellere de taşınması gerekiyordu.
Bu yaklaşımla birlikte motor kaputunun üzerindeki hava girişi, yuvarlak sis farları ve agresif tasarımlı ön tampon, dört kapılı sedan gövde yapısı, çerçevesiz camlar ve bagaj kapağının üzerindeki küçük spoyler gibi detaylar WRX’te de yerini almıştı. Bu ilk makyajlı versiyonda yuvarlak ön farlar yerini tipik Japon otomobili farlarına bırakmış, buradaki görüntü biraz olsun orijinal modele benzemeye başlamıştı. Yine de bizim gibi Impreza fanatikleri daha sert karakterli çizgiler istiyorduk.
Subaru’nun tasarım felsefesi ve Impreza’nın imajı motorsporlarıyla o kadar özdeşleşmişti ki, kullanıcılar modelin sportif olmayan versiyonlarından nefret ediyor, sportif versiyonlar olan WRX ve STI’a ise adeta tapıyorlardı.
Otoloji’de konuk ettiğimiz 2004 WRX, mükemmel hatlarıyla gerçekten güzel bir örnek. WRC takımının sembolü olan mavi rengiyle de olabilecek en güzel kombinasyonu sunuyor. Arka taraftaki kocaman egzoz çıkışı ve difüzörü aslında otomobilde standart olarak sunulması gereken detaylar bence ve WRX’in olması gerektiği gibi görünmesini sağlıyor. Gümüş renkli jantları ve geniş çamurluklarıyla olması gerektiği gibi görünüyor ve gücü hakkında ipuçları veriyor.