Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz

  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 1
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 2
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 3
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 4
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 5
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 6
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 7
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 8
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 9
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 10
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 11
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 12
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 13
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 14
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 15
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 16
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 17
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 18
  • Hyundai Santa Fe ile Bozcaada'nın yolunu tutuyoruz - 19
Teknik Özellikler Detaylı teknik özellikler
Motor:
2200 cc, 4 silindir, turbodizel, 197 bg 3800 d/dak, 421 Nm 1800- 2500 d/dak
Performans:
9.4 sn 0- 100 km/s, 190 km/s Maksimum hız
Şanzıman:
6 ileri otomatik, dört çeker
Ortalama tüketim:
5.9 lt/100 km, 155 g/km
Boş Ağırlık:
1774 kg
Güç/ağırlık oranı:
Ton başına 109 bg
Boyutlar U/G/Y:
4690 / 1880 / 1685 mm
Değerlendirme:

Bugün farklı biryerler keşfetme isteği içerisindeyiz. Benim aklımda ilk günkü tepe var, mutlaka çıkacağım oraya. Hayır birşey olacağından değil, maksat macera olsun, biraz manzara izleyelim, Santa Fe’yi deneyelim. 

Akvaryumun hemen ilersindeki burnun arkasında yer alan tepe adanın güney ucuna bakıyor. Küçük bir patika ile tepenin üzerine doğru tırmanıyor, zemin toprak ve yer yer küçük taşlarla kaplı. Asfalt yoldan girişi ancak bir SUV yapabilir. Eğim yaklaşık yüzde 5- 6 civarında ama bazı yerlerde tahminimce yüzde 8- 9’lara kadar çıkıyor. Santa Fe çekiş kaybetmiyor burada, lastikler boşa dönmüyor. Güç yeterli miktarda iletiliyor ve kocaman SUV zorlanmadan yoluna devam ediyor. 

Gerekirse diferansiyel kilidimiz var ama hiç gerek yok buna bile. Santa Fe kendinden çok emin, bu sürücüye de güven veriyor. Bazen ‘bu SUV’larda neden üretiliyor ki ne gerek var’ diye düşünürdüm, şimdi anladım neden üretildiklerini: Bozcaada’ya gelmek, buradaki toprak yolları keşfetmek için üretilmişler. İnsanlara biraz olsun özgürlük sağlamak, sıradanlıktan ayrılmak, kendi yollarını çizmeleri için... Tıpkı Hyundai’in sloganında söylediği gibi ‘Drive your way’ için. Buna uygun olarak biz de kendi yolumuzu çiziyoruz bilinmez bu yolda ilerlerken... 

Manzara harikulade. Denizde yeşilin, mavinin her türlü tonunu görmek mümkün. Bulunduğumuz tepede kesif bir kekik kokusu var. Ayağımızı bastığımız her yer kekik dolu, toplamamak olmaz! Dün burnun ucundaki balıkçı tekneleri de olsaydı keşke manzaranın içinde... Uzunca vakit geçiriyoruz burada. Santa Fe sağolsun bu manzarayı izletti bizlere... 

Ardından maceracı ruhumuz yok olmuyor ve adanın farklı yollarına doğru ilerliyoruz ve Bozcaada’nın çöplüğünü buluyoruz. ‘Aman ne var ki çöplükte’ demeyin. Kötü kokuyor doğru ama tepesinde uçan martıları, tellere yapışmış torbalarıyla ilginç bir şekilde yaşayan bir yer burası. Birkaç foto çekip ayrılıyoruz. 

Sonraysa eski kaleye tırmanmak istiyoruz. Burası adanın kuzeyine bakan Göztepe mevkiinde yer alan, tarihi geçmişi tam olarak bilinmeyen, çok eski bir kale. Tamamen terk edilmiş, buraya bir çıkış patikası bile yok. Yeni yapılmış bir sitenin arka kapısından dışarı çıkıp tepeye tırmanmaya başlıyorsunuz. Ama yol o kadar bozuk ki yürümek bile zor. Santa Fe burada yer yer zorlanmıyor değil ama yine de başarıyla çıkıyoruz tepeye kadar. Derken önümüzde bir dikenli tel çıkıyor. Bundan sonrası tabanvay. 

Manzara yine çok güzel, tepeye çıkınca doğu tarafından Çanakkale’yi görüyorsunuz. 

Zaten kaleden arda birşey kalmamış, sadece yıkık taşlar ve kocaman örümcekler! İyisi mi geri dönelim. 

Bu tatilin son günüydü, yarın geri dönüş yolu var.

 

Sabah 10 feribotuna biniyoruz. Santa Fe’nin çeyrek depo yakıt var, menzil 170 kilometre kadar. Dönüş yolunda önce Truva’ya uğruyoruz. 

Tek kelimeyle muhteşem. Dokuz kat şehir ve daha kazılması gereken dünya kadar toprak. Kim bilir neler vardır toğrağın altında... 

Sonraki durağımızsa, hazır buralara kadar gelmişken şehitlikler oluyor. Çanakkale’nin içinden karşıya geçip Gelibolu yarımadasını dolaşmaya başlıyoruz. Önce Conkbayırı, ardından 57. Alay şehitliği ve son olarak şehitler anıtı. Çanakkale’nin bir tarafı Truva, diğer tarafı Gelibolu. Tarihinde savaşmak var bu şehrin... 

Yorgunluk çökmüyor değil. Önümüzde İstanbul’a kadar 300 kilometre yol var. Depomuz boşalmak üzere, şimdiye kadar toplam 780 kilometre yol yapmışız. Bir benzincide mola verip yakıt alıyoruz. Gösterge bir depoyla 820 kilometre yaptığımızı ve ortalama 8.4 lt/100 km tükettiğimizi söylüyor. Depoda kalan yakıtla biraz daha yol yapabileceğimizi hesaba katarsak yaklaşık 850- 860 kilometre yapbiliyorsunuz bir depoyla. İki tonluk bir SUV için fena değil. 

300 kilometre bir çırpıda sona eriyor ama tatilimiz de aynı şekilde. Sonuç mu? Santa Fe mükemmel bir tatil aracı, çok iyi bir SUV: Geniş, rahat, güvenli, konforlu, güzel, kaliteli. Alternatifi yok mu? Olmaz olur mu hem de çok var ama her konuda gayet yeterli bir SUV isteyenler için şiddetle tavsiye edilir. Toplamda 1088 kilometre yol yapıyoruz ve ortalama tüketimimiz 8.2 lt/100 km. 

Özellikle Bozcaada’ya gidecekseniz mutlaka bir tane Santa Fe edinin kendinize. Şaraplar kadar tatlı geliyor gerçekten insana, inanın...

Yazıyı değerlendir

Yorumlar

Facebook