1997’de Amerika’da yapılan kapsamlı bir araştırmada, en çok şikayet alan 5 otomobil markası içinde yer alan Hyundai, bundan 10 yıl sonra 2007’de en az şikayet alan 5 otomobil markasından biriydi. Şimdi, günümüzde yine aynı ülkede Sonata ile binek otomobil pazarında liderliğe oynuyorlar.
Ülkemizde ise Hyundai deyince aklımıza ilk olarak Accent geliyor. Onları hepimiz kullanmışızdır, en azından Accent olan bir taksiye kesin binmişizdir. Accent, kesinlikle tutulan bir otomobil oldu. Aynı şeyi, Elantra için söylemiyoruz. Accent bu kadar tutarken, Elantra niye tutmadı diye düşünürsek, benim cevabım tasarım olurdu. Accent’in sadeliği, giriş modeli (sedanlar için) olarak yeterli gelse de, abisi Elantra’nın sadeliği bir üst sınıf için aynı cevabı alamıyordu. Tabii bulunduğu sınıfta çok rekabetçi modellerin olması işini biraz daha zorlaştırıyordu. Onun artık daha çekici ve rekabetçi olması şarttı.
2007 ve 2010 yılları arasında üretilen 4. jenerasyonu Türkiye’ye gelmeyen ve çok da üzüldüğümüzü söyleyemeyeceğimiz Elantra, yeni jenerasyonuyla bu sefer, Accent gibi sade değil, abisi Sonata gibi çekici olmayı seçtiğini görüyoruz. Bakalım, bu tercih ona Türkiye’de beklediği başarıyı getirebilecek mi?