İlk çalıştırdığınızda Impreza’lardaki gibi yüksek bir ses ve sarsıntı beklemeyin. Bu motor çok daha sessiz bir ünite ve sadece bu proje için geliştirilmiş, herhangi bir modelde kullanılmıyor. 2.0 lt’lik makine, 4 silindirli, boxer yerleşime sahip ve 7000 d/dak’da 200 bg güç ve 6400- 6600 d/dak arasında 205 Nm tork üretiyor. Çok güçlü değil ama yeterli sayılır.
Ülkemize sadece 6 ileri otomatik şanzımanla gelen BRZ 0-100 km/s hızlanmasını 8.2 sn’de gerçekleştiriyor ki bu belki de BRZ’nin en zayıf olduğu noktalardan. Çünkü arkadan çekişli bir coupe’nin en azından 7.0 sn’de 100 km/s’ye ulaşmasını bekliyorsunuz.
Ancak BRZ ile yola çıktığınızda tüm bu olumsuzlukları bir anda unutuyorsunuz çünkü muhteşem bir direksiyon ve gaz tepkisi sizleri bekliyor. Direksiyon o kadar net ki sanki direkt lastiklere bağlanmış gibi. Girdilerinize anında tepki vererek şasiye iletiyor ve BRZ olabilecek en kısa zamanda yön değiştiriyor. Tabii hızlı olmasının da bunda payı büyük: Direksiyon oranı 13:1. Ayrıca ince lastiklerden dolayı (215/45 17) yolda olup bitenleri size iletme konusunda da neredeyse rakipsiz diyebilirim. Gaz tepkisi üç sürüş pozisyonunda (Snow, Normal ve Sport) da çok iyi. Ama özellikle Sport’da daha sık kullanmanızı öneririm. Bu modda her milimetrede bile motorun nasıl tepki verdiğine şaşıracak, bu gaz tepkisiyle nasıl kolay drift yaptığına inanamayacaksınız.
Motor şasinin içinde Impreza’ya göre 24 cm arkada ve 12 cm aşağıda konumlandırılmış ve ağırlık dağılımı 45/55 ön/arka şeklinde ayarlanmış. Bu BRZ’nin muhteşem bir şekilde dengeli olduğu anlamına geliyor. GT86 ile BRZ arasında şasi ayarı olarak süspansiyon sisteminin sertlikleri bakımından farklar var. BRZ biraz daha sertken, GT86 daha yumuşak bir ayarı tercih etmiş. Ayrıca BRZ’nin arka süspansiyonu WRX STI üzerine geliştirilmiş, bu da farklı olduğu bir diğer nokta.
BRZ’nin sert bir otomobil olduğu hemen hissediliyor, zira yoldaki en küçük çukurlar bile kabinden hissediliyor ve bu durum otomobilin gövde hareketinin azlığında kendini gösteriyor. BRZ esneyen bir otomobil değil, bunu yan gittiğimiz fotoyu yakından incelediğinizde kolaylıkla görebilirsiniz. İnce lastiklerinden dolayı önce biraz önden kayan BRZ, bunun önüne geçmek için gaz verilmesini bekliyor. Gazla arka lastikleri boşa döndürebildiğiniz anda önden kayma yerini arkadan kaymaya bırakıyor ve ön lastikler bu esnada sadece otomobili yönlendirmeye yarıyor. Uzun virajlarda olağanüstü stabil ve güven veriyor, genel tutuşu çok çok iyi. Muhteşem gövde kontrolü ve dengesiyle gayet kolay bir şekilde drift yapabilen BRZ ile kendinizi ‘drift king’ gibi hissedebilirsiniz. İşte bu özelliği, bu kadar kolay eğlendirebilen bir otomobil olması BRZ’yi çok farklı bir noktaya koyuyor rakipleriyle kıyasladığınızda.
Tabii burada şanzımanın da hakkını verelim. 6 ileri otomatik vites kutusu oldukça tepkili ve manuel modda kullandığınızda tamamen manuel oluyor. Yani ‘devir çok düştü vites düşür, devir çok arttı vites büyüt’ gibi gereksiz aksiyonlara girmiyor. Limitöre bile girdiğinizde vites atmıyor ve herşeyi sürücüye bırakıyor. Direksiyonun arkasındaki kulakçıklarla vites değiştirmek de oldukça keyifli bu arada. Şanzıman otomatik moddaysa daha çok ekonomi ağırlıklı bir karakter sergiliyor. BRZ’de şanzıman üzerinde böylesi net bir ayrım görmek güzel; manuelde istediğiniz yapıp, trafikte otomatiğin keyfini çıkartabilirsiniz.
Performans, kâğıt üzerindeki değerlerin de açıkladığı gibi yeterli değil. Ara hızlanmalar zayıf, tork eksiği hissediliyor. Sadece 200 bg gücünde olacaksa neden 1.6 turbo bir ünite tercih edilmedi diye düşünmemek olanaksız. Böylesi potansiyel bir şasiyi çok daha güçlü bir motorla görmeliyiz.
Sürüş sert ama konforsuz değil. Motor sesi bir yere kadar iyi izole edilmiş. Yol sesi çok duyulmuyor, bu da uzun yolculuklar için yeterli konforun olduğu anlamına geliyor. Bu anlamda bir yere kadar çok yönlü bir otomobil olduğunu da söyleyebiliriz...