Dizel ve otomatik şanzıman gibi olmazsa olmaz bir kombinasyonla satılan CX-3’ü buradaki gibi en üst donanım olan Power Sense ekipmanıyla alırsanız 108.300 TL ödemeniz gerekiyor. Bu az değil, ancak karşılığında az yakan, dört çeker, son derece keyifli sürüşü olan ve bize göre sınıfının en şık otomobilini satın alıyorsunuz.
Bu fiyatın içine LED ön ve arka farlar, Kör Nokta İzleme sistemi, Şehir İçi Fren Destek Sistemi, Şerit Değiştirme Sistemi, geri görüş kamerası gibi özelliklere sahip oluyorsunuz. Buna test aracındaki gibi deri koltuk opsiyonu da eklediğinizde fiyat 110.000 TL bandının üzerine çıkıyor. Az değil ama rakiplerin de benzer fiyatlara (Juke en üst donamımı olan Platinum Premium Pack, dizel ve manuel olarak 89.000 TL’ye alıcı bekliyor, otomatiği ve dört çekeri yok) satıldığını unutmamak gerek.
Mazda’nın küçük sınıftaki ilk crossover denemesi son derece başarılı bir duruş sergiliyor. Rakiplerinden farklı olmayı başarıyor, sürüş keyfini ön plana çıkartıyor ve hafif gövdesiyle göz dolduruyor.
Biraz daha sessiz bir motor ve makul bir fiyata (daha önce de söylediğimiz gibi küçük hacimli benzinli motora sahip olursa) çok daha yüksek satış rakamlarını yakalayacağını düşünüyoruz.
CX-3 bunu hak ediyor. Gerçekten etkileyici bir otomobil…