Sürüş hakkında yorum yapmadan önce Opel başkanlarının Adam motor seçenekleri için neler söylediğine bir göz atalım: ‘Bu sınıftaki bir otomobilde dizel motor seçeneğine gerek yok.’ Bu çok tartışılacak ve üzerinde düşünülmesi gereken bir söz çünkü sınıfındaki tüm rakiplerinde dizel varken Adam’da olmaması, Adam’ın bir eksikliğidir rakiplerinin değil.
Bunun dışında otomobilin ülkemizde sadece manuel şanzımanla satılıyor olması Adam’ın kişiselleştirilebilme özelliğinin sadece görsel ve donanımsal olduğunu gösteriyor. Bize göre otomatik şanzıman ve dizel motor seçenekleri mutlaka olmalıydı.
Motorun 70 bg’lik gücü, boş ağırlığı 1068 kg olan Adam’ı hareket ettirmekte biraz zorlanıyor. Fabrika verilen göre 14.9 sn olan 0 -100 km/s hızlanma o kadar yavaşki 100 km/s’ye çıkmaya çalışırken sıkılıp, vazgeçiyorsunuz. Motor maksimum gücünü 5600 d/dak’da üretiyor ve maksimum tork 4000 devirde otaya çıkıyor. Bunlar Adam’ın istediğiniz kadar çevik olması için mutlaka devir çevirmeniz gerektiğini ortaya koyuyor. Durum böyle olunca ne yazık ki yakıt tüketim değeri borsa gibi yükselmeye başlıyor ve fabrikanın iddia ettiği 5.9 lt/100 km değerinden giderek uzaklaşıyorsunuz. Tabii gazla bu kadar haşır - neşir olmazsanız, başka bir deyişle Adam’ı tasarlandığı amaç olan ekonomi odaklı kullanırsanız hayli iddialı değerler elde edebilirsiniz. Ama buna ne sizin ne de trafikteki diğer sürücülerin sabırı yetmeyecektir.
Motor genel olarak gürültülü bir yapıda ve devir çevirme zorunluluğu bunu kaçınılmaz yapıyor. Adam bu konuda en büyük rakibi 500’den bile daha gürültülü bir otomobil. Aslına bakarsanız MINI de çok konforlu değildir ama en azından performans olarak tatmin eder. Dizel bir motor ve düşük devirlerde elde edilecek torkla bu sorun kolayca ortadan kalkabilirmiş.
3698 mm uzunluğundaki Adam’da Corsa platformu yer alıyor ve otomobil Corsa ile aynı fabrikada üretiliyor. Adam en yakın rakiplerinden MINI’den 25 mm kısa ama 80 mm yüksek bir yapıda.
Bozuk zeminli yollar Adam’a göre değil. Tüm aks mesafesi kısa olan otomobillerde görüldüğü gibi Adam’da da şasinin ön tarafını etkileyen herşey arka tarafı da etkiliyor, ayrı bir darbe emiş yok. Bu, özellikle uzun yolculuklarda rahatsız edici oluyor çünkü otomobilde süspansiyon yokmuş gibi hissediyorsunuz. Yumuşak ayarlı süspansiyonlar ve yüksek lastik yanak değeri biraz olsun sallantıları gideriyor ve konfora katkıda bulunuyorlar. Bu, sınıfındaki sportif sürüşle öne çıkan rakipleri karşısında zorlanacağı anlamına gelebilir.
Direksiyon fazla hafif ve bu da yetmiyormuş gibi daha da hafiflemesi için ‘City’ düğmesine basabilirsiniz. Ne var ki hafif olsa da çok rahatsız etmiyor, otomobile çevik bir karakter katıyor.
Kısacası Adam’ın sürüşünde heyecanlanacak bir şey yok, otomobil konforlu ve değişken olması için üretilmiş.