BMW 320i Luxury Line Test Sürüşü

Gelelim sürüş özelliklerine... Önceki nesil ilk çıktığında açık şekilde sınıfının en keyifli sürüşüne sahip otomobiliydi. Ancak yıllar geçtikçe Alfa Romeo ve Jaguar gibi markalar 3 Serisi’ni tahtından indirmek için ciddi şekilde çalıştılar ve en azından dinamizm anlamında bunda başarılı da oldular.

Yenilenen 3 Serisi sadece bu iki rakibiyle değil elbette eski düşmanları Audi A4 ve Mercedes C Sınıfı’yla da rekabete giriyor. BMW hiçbir zaman 3 Serisi’nde hata yapmadığı için G20’in bu konuda çok zorlanacağını zannetmiyoruz ama belli de olmaz...

Öncelikle 3 Serisi’nin Türkiye pazarında sattığı tek benzinli motoru 1.6 litrelik ünite, bunun altını çizmek gerekiyor. 2.0 litrelik motor ise istek üzerine getiriliyor. Eski modeldeki gibi 170 bg güç ve 250 Nm tork üreten bu ünite 2.0 litrelik motorun küçültülmüş hali, yani F30’daki gibi PSA grubuyla ortak kullanılan bir motor değil. Bu motor 55 kg hafifleyen 3 Serisi’ni kaldırmakta hiç zorlanmıyor; 0-100 km/s hızlanma 7.7 saniye sürerken maksimum hız 232 km/s. Ayrıca 6.0 lt/100 km’lik ortalama yakıt tüketim değeri bu motorun performanslı olduğu kadar az yaktığını da gösteriyor.

Sürüş pozisyonu daha önce yaptığımız İlk Sürüş’te anlattığımız gibi alışmayı gerektiriyor. Koltuk alçak ve direksiyon istediğiniz gibi tam önünüzde duruyor ama camlar alıştığınızdan alçakta olduğu için sanki yukarıda oturuyor hissine kapılıyorsunuz. Yine de buna alışmak zor değil...

Sürüş esnasında BMW’nin konfora biraz daha fazla odaklandığını anlayabiliyoruz. 3 Serisi genel olarak sessiz (lamine cam donanımı işi farklı bir noktaya götürüyor) ve sakin bir sürüşe sahip olsa da tempo arttıkça ilk başlarda göremediğiniz özellikleri öne çıkartmaya başlıyor.

Otomobilin direksiyonu oldukça seri ayarlanmış. Şasinin direksiyona verdiği ani tepkilerse çalışmaların odak noktasını oluşturuyor. Özellikle ön aks sürücüye olup biteni açık ve olabilecek en net ve hızlı şekilde aktarıyor ve rakiplerinden daha iyi şekilde otomobille bütünleşmenizi sağlıyor. Otomobili hızlı şekilde kullanırken ön kısmın neler yapacağını çok düşünmeden arka aksa odaklanabiliyorsunuz, bu da aracı çok daha kolay konumlandırmanızı sağlarken güven verici bir sürüş ortaya atmanızı sağlıyor.

İlginç olansa eski modele göre daha fazla olan gövde hareketine rağmen otomobilin tutunmasının artması. Süspansiyon ayarı açıkça hissedilecek şekilde yumuşatılmış ve bu sürüşe direkt olarak etki ediyor. Burada BMW’nin lift-related olarak tanımladığı amortisör tasarımına biraz değinmek lazım. Standart olarak otomobile entegre edilen bu yeni teknoloji hidrolik bump-stop’lara sahip ve bu sayede daha kısa bir yay düzeneği kullanılmasına olanak veriyor. Böylece yayların hareketi sürekli bir şekilde kontrol altında tutulurken amortisörün verdiği tepki yayların hareketine göre ayarlanıyor ve titreşimler veya tümsek ve çukur gibi pürüzlerden geçerken ortaya çıkan darbeler olabilecek en iyi şekilde absorbe edilebiliyor. Sonuç mu? Daha iyi konfor, daha iyi tutunma...

Tutunma limitleri oldukça yüksek, hatta zaman zaman 1.6 litrelik motora göre fazla tutunduğunu bile düşündüğünüz oluyor. Ön kısım tutunduğu zaman arka lastiklerin tutunmasını bozmak istediğinizde bunu anlık olarak ayarlamanız biraz zor olabiliyor. Hem tutuş yüksek hem de 1.6 motor Comfort modunda eskisine göre biraz daha tembel hareket ediyor ve gecikme yaşıyor. Bize göre sürüş özelliklerinde eski modeli aratan tek nokta da bu. Nedeni muhtemelen konfor arttırmak için olabilir ama o bildiğiniz atiklik Sport moduna almadığınız sürece çok hissedilmiyor.

Yüksek hız stabilitesi ise tek kelimeyle mükemmel. Bu özellikle yüksek konforla birleştiğinde 3 Serisi’nin kusursuz bir uzun yol otomobili olarak tasarlandığını söyleyebiliriz. Buna şerit takip sistemi ve aktif hız sabitleme sistemi (BMW Driving Assistant Professional) sistemlerini de eklediğinizde güvenlik olarak da bir eksik kalmıyor.

Motorun performansı ve 8 ileri Steptronic şanzımanla olam uyumuysa ders niteliğinde. Vites geçişleri fazlasıyla yumuşak ayarlanmışken Sport modundaki fark eski modele göre daha fazla olacak şekilde ayarlanmış.

3 Serisi dinamik olarak yine sınıfının en iyisi konumunda. Tabii rakiplerinin biraz olsun yaşlanmasının bunda payı büyük olsa da otomobilin potansiyeli ciddi şekilde görülüyor. Üstelik bunu 5 Serisi’ni aratmayacak konfor seviyesinde yapması rakipleri için büyük bir sıkıntı olacak gibi görünüyor.