Genel olarak baktığınızda kabinin çok iddialı olmadığını söyleyebiliriz. İşçilik kalitesi vasat; plastikler yumuşak değil, piyano siyahı malzemeler yer yer hareket ediyor ve ergonomi sorunları göze çarpıyor.
Kabindeki en şık unsur kesinlikle direksiyon. Altı düz tasarlanmış ve kalın yapısıyla gerçekten güzel görünüyor. Ancak bu direksiyonda derinlik ayarı bulunmaması konsola çok yakın oturmanız anlamına geliyor ki ergonomik sorunlar da aslında bundan kaynaklanıyor. Özellikle direksiyonun sol alt kısmında kalan düğmeleri görmek ve uzanmak hayli zor. Bir diğer sorun da cam açma düğmelerinin orta konsolda vitesin yanında konumlandırılmış olmaları. Bu kullanışlı değil ve dikkat dağıtıyor.
Tasarım olarak kabinin 208 ya da herhangi bir modelden devşirme olmasındansa böyle kendine özgü olması hoş bir detay. Tabii kullanılan parçaların (yol bilgisayarı, klima kontrolleri gibi) diğer modellerden tanıyor olmamızı yadırgamamak gerek.
301 az önce söylediğimiz gibi büyük bir otomobil (aks aralığı 2650 mm) ve bunu sınıfının en geniş bagaj hacmi (506 litre) ve arka taraftaki 121 mm’lik rekor diz mesafesiyle gösteriyor.
Fena olmayan yalıtım ve cömert iç hacmiyle 301 kabini beklenenden daha iyi puanlar alıyor bizlerden. Bakalım aynı şey sürüş için de geçerli mi?