Ford C-Max Titanium 1.6 TDCi

‘Bir MPV alırken sürüş özellikleri öncelik listenizde bulunur mu?’ Yeni C-Max’i kullandıktan sonra aklınıza ilk gelen bu oluyor. Çünkü gerçekten iyi bir sürüşü var, hatta o kadar iyi ki otomobilin bir MPV olduğunu bile unutuyorsunuz ancak buna sonra daha detaylı bir şekilde değineceğiz..

İlk jenerasyon C-Max’i kullananlar Ford’un bu sınıfa nasıl yaklaştığını az- çok bilir. Rakiplerine göre daha alçak gövdesi, biraz daha dar kabini, iyi direksiyon hissi, oldukça başarılı yol tutuşu... Tabii bunların yanında bir hatchback’den daha iyi olmayan kullanışlılık özellikleri, dar sayılacak bagaj hacmi ve en büyük sorun olan sadece beş koltuk kapasitesi...

Buradaki yeni modelde Ford bunları çözmüş gibi görünüyor. Zaten çözmüş olmasını da bekliyorsunuz çünkü bu Mavi Oval’in C platformu üzerine üretmeyi planladığı bir model. Yani önümüzdeki birkaç yıl içinde (2012’de bu platformda yılda 1 milyon araç üreteceklerinden bahsediyorlar) Focus, C-Max, Grand C-Max, elektrikli ve hibrid gibi çeşitli versiyonlardan oluşan bir global otomobilcilik anlayışı bizleri bekliyor. C platformu global otomobilcilik anlayışının bir getirisi de diyebiliriz buna...

Ford aslında bu sınıfa yeni bir şeyler getirdi ama oldukça geç kaldı. Çünkü ilk jenerasyon C-Max yollara çıktığında en büyük rakiplerinden biri olan Scenic tam 6 yaşındaydı. Olsun, ‘geç olsun güç olmasın’ misali C-Max başarılı satış rakamlarına imza atmasını bildi. Galaxy ve S-Max’in kardeşi sayılabilecek otomobil fazlasıyla sevilmişti.

Yeni modeliyle en büyük eksiği olan 7 koltuk kapasitesine farklı gövdeyle çözüm bulan C-Max, tamamen yenilenmiş hali ve en çok satmasını beklediğimiz 1.6 lt’lik Duratorq TDCi, beş koltuklu versiyonuyla bizlerle.