208 GTi’ın en önemli sürüş karakteri ön kısmının gazla ayarlanabilir olması. Özellikle virajlara girerken gaza yapacağınız küçük dokunuşlar bile otomobilin çizgisini etkiliyor. Bu noktada gazın sanki ağırlığı ayarlayan bir pedal olduğunu bile düşünüyorsunuz. Lift off ile çizgi daraltmak, sabit gazla çizgiden çıkmak ve gerektiğinde gaz vererek çizginizi genişletmek çok kolay ve keyifli.
Bir diğer öne çıkan sürüş özelliğiyse ‘neutral steer’, yani hem önden hem de arkadan kayma. Dört lastiğin aynı oranda kayması olarak da adlandırabileceğimiz bu sürüş stili 208 GTi’a virajlarda çevik ve dengeli bir yaklaşım sağlıyor. Aynı zamanda aşırı hızlı yaklaştığınız virajlarda otomobili daha kolay toparlayabiliyorsunuz. Tabi buna biraz alışmak gerek ama birkaç turdan sonra sorun olmaktan çıkıyor.
Trafiğin içinde hız kaybediyoruz ama istikrarlı turlar atıyor olmamız 208 GTi’ın ne kadar yetenekli bir otomobil olduğunu gösteriyor. 5 hızlı turun ardından derecelerimiz şu şekilde: 2:43.854, 2:43.838, 2:44.351, 2:43.768 ve 2:43.921. En hızlı turumuz 2:43.768 olarak görünüyor ama GTi’ın çok daha fazla potansiyeli var bu yüzden direksiyona editörlerimizden Orçun İnce geçiyor ve daha az trafikli bir seansta 2:43.062 elde ediyor. Yine de bu dereceden de tatmin olmuyoruz ve gün sonunda organizasyon bittikten sonra da piste çıkarak trafiksiz bir ortamda GTi’in gerçek limitlerini deniyoruz.
Bu defa direksiyonda ben varım ve sadece tek bir hızlı tur hakkım var. Neredeyse hatasız ve düzenli bir turun ardından (apekslerdeki hızların seanstakilere göre en az 10-15 km/s fazlaydı) 2:38.2 geliyor. Bu oldukça iddialı bir değer ve birçok spor otomobilden daha hızlı.
Özellikle sekizinci virajdaki stabilitesi dikkate değer. Bu viraja dördüncü viteste giriyor ve ilk apeksteki hızı 138 km/s. İki ve üçüncü apekslerde biraz daha hızlanıyorum, artık lastikler tutunma limitlerini çoktan aştılar bile ve hızım dördüncü ve son apeksten çıkarken 151 km/s’yi buluyor. Bunlar gerçekten çok ciddi hızlar, özellikle de küçük bir hatchback için.
Ardından Polo GTI ile de bir deneme yapıyoruz ve Polo 2:40.025 elde ediyor. Aradaki 1.8 sn’lik fark bu boyutlardaki bir pist için normal sayılır çünkü İstanbulPark tamamen motor gücünü öne çıkartan bir pist. Polo’nun düzlüklerdeki hızı daha yüksek ama 208’de apekslere biraz daha yüksek hızlar taşıyabiliyor.