Koltukları daha aşağıda konumlandırmak çok doğru bir hamle olmuş oturduğunuz anda hissettiğiniz şey bu. Böylece otomobilin ‘üzerinde’ değil içinde oturuyor hissine kapılıyorsunuz; ki bu bir önceki nesilde en büyük sorunlardan biriydi.
Kabinin ergonomisini artırmak için konsol 42 mm genişletilmiş ve 22 mm yükseğe yerleştirilmiş. Böylece çko daha rahat kullanılan bir kabin çıkmış. Eski modelde neredeyse dik açıda tasarlanan kabinin artık çok daha özgün ve yenilikçi olması otomobile resmen farklı bir karakter kazandırmış.
Kokpit daha yukarıda tasarlandığı için kabin tasarımı genel olarak ikiye bölünmüş durumda. Üst kısım ekran ve kumandalara ayrılmışken, alt kısımda vites topuzu ve eşya koyma alanları yer alıyor. Bu yerleşim çok kullanışlı ve ferah hissettiriyor.
7 inç genişliğindeki, 3D efektli dijital göstergelerden (sadece Passion paketinde var) aracın bilgilerini kontrol edebiliyorsunuz; ki bu hibrit kullanırken çok işe yarıyor. Enerji akışı, tüketim gibi bilgilere ulaşmak kolay. Bunun dışında orta konsoldaki 7 inçlik ekran da hemen hemen tüm gerekli bilgileri ve Infotaintment sistemini içeriyor. Ekranın dokunmatik şekilde kullanılması kolaylığı artırırken dokunmatik tepkisi biraz yavaş kalıyor.
Yine Passion paketinde gelen 10 inçlik (sınıfının en genişi) Head-up display’deki bilgiler de çok yararlı. Özellikle bu donanımın içerisine yakıt tüketim bilgilerinin entegre edilmiş olması daha önce görmediğimiz bir özellikti.
Corolla’nın kabin kalitesi de tasarımı destekleyen yapıda, yani oldukça kaliteli. Toyota bu konuda ciddi bir atılım yapmış ve modeli sıradanlıktan uzak tutmayı başarmış. Sınıfının en kaliteli kabinlerinden birine sahip olan Corolla hacim olarak da çok iyi bir iç çıkartıyor.
Arkadaki diz mesafesi tüm beklentileri karşılayan yöndeyken, 185 cm’lik iki kişi arka arkaya çok rahat şekilde oturabiliyor.
Gerek tasarımı, gerek kalitesi gerekse hacmi olsun Corolla’nın iç mekanı kompakt sınıf bir sedandan bekleneni fazlasıyla veriyor...