Volkswagen Polo BlueMotion

Polo BlueMotion, artık hemen hemen tüm markalarda görmeye başladığımız ‘mevcut bir modelin ekonomik versiyonu’ olarak hayatına başlamış bir otomobil. Özellikle Avrupa’da emisyon oranı 100 g/km değerinin altında olan modellerden vergi alınmaması üreticileri model gamlarına bu tip ‘eko modeller’ ekleme yoluna itti. VW bu yaklaşımı Polo, Golf ve Passat modellerine uygulayarak ekonomiyi her sınıfta kullanıcılarına ulaştırıyor ve bu konuya ne kadar önem verdiğini gösteriyor.

Polo, Otoloji’deki ilk BlueMotion temsilcisi ve motor kaputunun altında 1.2 lt’lik TDI, 75 bg gücünde, 3 silindirli bir motor yer alıyor. Standart Polo’da da yer alan bu motor BlueMotion’a özel olarak start- stop sistemi, enerji geri dönüşüm sistemi, özel düşük sürtünmeye sahip lastikler ve jantlarla, çeşitli gövde tasarım detaylarıyla birleştirilmiş. Tasarımda ızgaranın doldurulduğu dikkat çekiyor, bunun nedeni gövdenin akıcılığını artırıp yakıt tüketimini düşürmek, ayrıca ön tamponda bir splitter’a da rastlıyoruz. Bu eklemelerle yakıt tüketimi 1.2 TDI motorlu standart Polo’ya göre 0.9 lt/100 km düşerken emisyon değerinde %20 azalma sağlanmış.

Polo BM’in en büyük özelliği uzun seçilmiş oranlara sahip 5 ileri manuel şanzımanı. Özellikle üç, dört ve beşinci vites oranları hayli uzun ve bu otomobili kullanırken alışkanlık gerektiriyor. Gösterge panelindeki vites göstergesinden hangi viteste olmanız gerektiğini görebiliyorsunuz. İlginç bir şekilde maksimum gücünü, bir dizel için oldukça yüksek olan 4200 d/dak’da üreten 1.2 lt’lik motor torkunu da 2000 d/dak’da ortaya atıyor. Bu devirler Polo BM’i 2000 d/dak üzerinde kullanmanız gerektiği gerçeğini ortaya çıkartıyor çünkü motorun en verimli olduğu bölge burası. Motor demişken bu ultra ekonomik güç ünitesinin, özellikle soğukken biraz gürültücü bir karakteri olduğunu söyleyelim. Kabine sızan gürültü miktarı hoş değil ve sürüş konforunuzu olumsuz etkiliyor. Motor ısınınca işler biraz değişse de yine de bir Polo’nun bu şekilde gürültülü olmasını beklemezsiniz.

Fabrika verisi değerlere göre Avrupa’nın en çevreci otomobili olan Polo BM’in ortalama 3.4 lt’lik yakıt tüketim değerine ulaşmak hayli zor. Şehir içi tüketimi 4.1 lt/100 km olarak gösterilse de biz ne kadar dikkat edersek edelim 5.1 lt/100 km’nin altına inmeyi başaramadık. Testteki genel ortalamamızsa 4.6 lt/100 km’ydi. Aslında hiç de fena değerler değil ama bunlara başka dizellerle de ulaşabiliyorsunuz.

Süspansiyonlar yumuşak ayarlanmış; oldukça konforlu bir sürüş sunuyorlar ama tabii gövde burulması ve bunun sonucunda kolay önden kayma gibi özellikler de Polo BM’in sürüş repertuarı içinde bulunuyor.

Bir diğer dikkat çeken unsur stop- start sistemi oluyor. Fazlasıyla etkili olduğunu söylememiz gerek; gecikme yaşatmıyor ve durduğunuz anda anında motoru kapatıyor. Tabii bunun için dururken boş viteste olmalı ve ayağınızı debriyajdan çekmiş olmalısınız.

Polo BM’in kabin kalitesi nedense diğer Polo modellerinin biraz gerisinde. Plastikleri çok sert ve artık havalandırma düğmelerinin olduğu kısım çok ama çok eski görünmeye başladı (tabii bu sadece BM’in değil tüm Polo’ların sorunu). Ayrıca donanım eksiği gözlerden kaçmıyor, 41.000 TL’lik bir otomobilde çok fonksiyonlu direksiyon ve dijital klima gibi özellikler standart olmalı.

Sonuç olarak Polo BM konforlu sürüşü, çok iddialı olmayan, yeterli yol tutuşu, teoride ultra ekonomik, gerçek hayattaysa ekstrem olmayacak şekilde ekonomik olan, kabinindeki ucuz malzemelerle iç mekan olarak isteneni veremeyen bir otomobil. Tabii en ölümcül silahı olan vergiden muaf yapısını ülkemiz şartlarında bir anlam ifade etmiyor oluşu markanın değil bizim suçumuz.

Eğer vergiden muaf olsa bu saydığımız eksikler çok göze batmayabilirdi ama bu şartlarda sadece biraz daha az yakıt tüketen sıradan bir dizelden farkı kalmıyor...