Honda Jazz küçük sınıfın genişi olarak bilinen, sorunsuz bir otomobil. İlk jenerasyonundan beri kullanışlı kabini, pratik özellikleri ve rahat sürüşü Jazz’ı çok sevdirdi, kendi kullanıcı kitlesinin oluşmasını sağladı.
Jazz kullanıcılarına sonrasında ne kullanmak istediklerini bir sorun. Alacağınız cevap muhtemelen aynı olacaktır: “Yine Jazz almayı düşünüyorum, çok memnunum.”
Honda’nın daha önce Type R gibi performans modellerinde yaratmış olduğu bağımlılık durumu bir şekilde Jazz’da da oluştu, bu da otomobilin satışlarını olumlu etkilemesinin yanında, küçük sınıfta da popüler bir otomobil olmasını sağladı.
Üstelik, ilginçtir Jazz hiçbir zaman dizel motora sahip olmadı, hiçbir zaman sınıfının en kaliteli kabini ya da Premium hissiyat sunan otomobili olma iddiasında bulunmadı.
Bu farklı başarı hikayesinin (2001’den bugüne kadar 5 milyondan fazla sattı), turbo motorların domine ettiği şu günlerde nasıl yorumlanacağını herkes gibi bizler de merak ediyorduk. Acaba neler değişti, Honda farklı bir yaklaşımda bulundu mu, turbo motor kullanılıyor mu, dizel var mı?
Üçüncü nesil Jazz’ın direksiyonuna geçmeden önce bu ve bunun gibi birçok soru işareti vardı aklımızda. Yeni Jazz’da değişen şeyleri arıyor, soruların cevaplarına bakıyoruz.