Mazda, 3’ün sportif göründüğünü ve hissettirdiğini söylüyor ki bunu dış tasarımdan da anlayabiliyoruz. Ne var ki kabine girdiğinizde bunu çok hissetmiyorsunuz. Burası şık ama sportifliktense gösterişe yer verilmiş bir kabin.
Oturuş pozisyonu beklediğiniz gibi alçak değil, bu biraz hayal kırıklığı yaratsa da genel olarak konforlu olduğu için çok sorun olmuyor. Eski modele göre direksiyonun biraz daha aşağıda konumlandırılması gibi küçük ama etkili detaylara yer verilmiş olsa da bunların etkisini tam olarak göremiyorsunuz. Kabin geride konumlandırıldığı için görüş açıları bir hayli iyi.
Mazda 3’ün kabini genel olarak oldukça geniş bir yapıda ve bacak mesafesi hem önde hem arkada yeterli. Alçalan tavan çizgisi baş mesafesini etkiliyor mu diye düşünenlere cevabımız, hayır etkilemiyor.
Markanın diğer modelleri CX-5 ve 6’daki gibi kabinin genel kalitesi yeterli. Ön konsoldaki plastikler Uzakdoğulu rakiplerine oranla daha yumuşak olsa da Peugeot 308 gibi modellerde bu kısımda artık çok daha kaliteli malzemelerin kullanıldığını biliyoruz. Ayrıca 3’ün kabininin sorunlarından biri de kullanılan malzemelerin çeşitliliği. Düğmeler ve kontrollerde çok fazla malzeme kullanılmış ve bunların kalite standartı var diyemeyiz.
Konsolun üzerinde konumlandırılmış ekranın kullanımı zor. İçgüdüsel olarak kullanamadığınız için gözünüzü yoldan ayırmanız gerekiyor, dikkat dağılıyor. Dikkatimizi çeken bir diğer nokta otomobili geri vitese taktığımızda ses sisteminin kapanması ve ekrandaki diğer fonksiyonların tamamen devre dışı kalması. Bu belki güvenlik adına yapılmış güzel bir düşünce ama kullanışlı değil.
Direksiyonun hemen arkasında, tam ortada devir saati bulunuyor, devirin sağındaysa dijital hız göstergesi yer alıyor. Bu yerleşim otomobile sportif bir hava katıyor, rakiplerinde bu tip keyifli detaylar göremiyoruz. Mazda’nın 2000’li yıllardaki efsanevi modeli RX-8’de de yerleşim böyleydi ve bir şekilde o modeli hatırlıyor olmak keyif veriyor.
Mazda, kabinde fazlasıyla siyah renkli plastik kullanmış olduğunu düşünmüş olacak ki direksiyonun üzerine karbonfiber görünümlü malzemelere yer vermiş, bu güzel bir detay ama monotonluğu bozmak için pek de yeterli olmamış. Aynı düşünceyle konsolda krom bir çıta ve el freni ile vites topuzunda üzerinde kırmızı dikişler kullanılmış. Tüm bunları görüyor olmak iyi ama sadece tek noktada kullanıldıkları için etkileyici olamıyorlar. Orta konsolda yer alan eşya koyma gözü konsolun altına kadar uzanıyor ve burada anahtar bırakırsanız tekrar bulmanız çok zor olabiliyor.
Genel olarak Mazda’nın kabini hayal kırıklığı yaratmıyor. Beklenenden daha geniş ve kalite algısı olarak yüksek. Tasarımı ve görüntüsü etkileyici olsa da bunu malzemeleriyle destekleyemiyor. Biraz daha renk ve doku gerekiyor buraya...