Focus ataları gibi sınıf standartlarını yeniden belirlemiyor ne yazık ki. Ford, yeni Focus’la global bir otomobil yaratırken, öne çıkan karakterini törpüleyip, herkesin beğenebileceği özellikleri vurgulamış. Böyle olunca Focus’un o enerjik yapısı biraz olsun ikinci planda kalmış. Bunun için Ford’u eleştirebilirsiniz ama ‘Tek Ford’ düşüncesine saygı duymalısınız.
Ülkemizde sedan, hatchback ve station olmak üzere üç gövde ve iki dizel, iki benzinli olmak üzere dört motor seçeneği sunan Focus’un testimizdeki 1.6 Ecoboost seçeneği için 57.280 TL isteniyor. Geniş güvenlik (otomatik park sistemi, şerit değiştirme uyarı sistemi, tabela okuma sistemi) donanımıyla rakiplerinden bir adım önde olduğu doğru ama bir Focus sever olarak bizler, onun bu gibi oyuncaklardansa daha ciddi konularda başarılı olmasını isterdik.
Focus beklentileri karşılıyor ama ataları o kadar iyi bir iş çıkarmış ve çıtayı o kadar yükseltmişler ki global otomobil olan torunlarının onları geride bırakması zor.
Focus’u artık eskisi gibi eşsiz bir sürüşe sahip otomobildense, rakiplerinden çok da farklı olmayan sürüşe sahip bir otomobil olarak tanımlayabiliriz. Kısacası bu duruma biraz üzüldük...